Kamu bankalarının eli kolu bağlı

Tunaboylu, kamu bankalarının özel bankalar gibi ticaret kanunu hükümlerine göre çalışan bir hukuki statüye ve iş hukukuna göre işleyen bir personel rejimine kavuşturulması gerektiğini söyledi.


Bankalar Birliği Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Osman Tunaboylu, kamu bankalarının hukuki statüleri itibariyle elleri ve ayaklarının bağlı olduğunu belirterek, bu bankaların piyasa kurallarına göre çalışabilir hale getirilmesinin zorunlu olduğunu ifade etti. Tunaboylu, liberal bir ekonomide ve giderek globalleşen dünyada, uluslararası rekabete açık olabilmenin piyasa kurallarına göre çalışmaya bağlı olduğunu kaydetti. Tunaboylu, Piyasa kuralları neyi gerektiriyorsa, yani özel bir banka nasıl yönetiliyorsa, nasıl denetleniyorsa kamu bankaları da öyle çalışmalıdır, öyle yönetilmelidir. Aksi takdirde kamu bankaları bir haksız rekabete maruz kalacaktır dedi.


Tunaboylu, kamu bankalarının da özel bankalar gibi ticaret kanunu hükümlerine göre çalışan bir hukuki statüye ve iş hukukuna göre işleyen bir personel rejimine kavuşturulması gerektiğini belirtti. Tunaboylu, Aksi takdirde özel bankalarla olduğu gibi global dünyada diğer uluslararası bankalarla rekabeti güçleşir ve kamu bankaları giderek piyasa kaybetmeye devam eder dedi. Tunaboylu, kamu bankaları özel bankaların tabi olduğu kurallara göre çalışması halinde karlı ve verimli hale geleceğini belirterek, bu sistem kurulduktan sonra bankaların gerek halka arz, gerekse blok satış yöntemiyle özelleştirme imkanlarının artacağını söyledi.


MUNZAM VE DİSPONİBİLİTE ORANLARI DÜŞÜRÜLMELİ;

Tunaboylu, bankacılık sisteminin, kamu borçlanma gereğinin giderek düşmesi sonucu son 10 yıldan beri kronikleşen fon yönetme ve kamuyu finanse etme şeklindeki çalışma tarzının reel sektöre yönelip, asıl işlevine döneceğini söyledi. Tunaboylu, Enflasyonun giderek düşmesiyle bankacılık sisteminde kar marjları aşağı inecektir. Bu da bankaları daha rasyonel hareket etmek zorunda bırakacaktır. Uluslararası rekabet için bankaların kendilerinin alacağı tedbirlerin yanısıra devletin de tedbir alması gerekir dedi.


Tunaboylu, bankacılık sistemi üzerinde varolan bazı yüklerin uluslararası seviyeye getirilmesi gerektiğini belirtti. Tunaboylu, Örneğin mevduat munzam karşılıkları ve disponibilite oranlarının toplamı bizde yüzde 14 civarındadır. Bu durum kaynak maliyetini artıyor. Onun için en kısa zamanda bu oranların aşağı çekilmesi, sistemin kendi kendisini rehabilite ve rasyonalize etmesi için gereklidir. Kar marjlarının azaldığı dönemde bu oranlar mutlaka AB standartları doğrultusunda çok aşağılara çekilmesi lazımdır dedi.


İŞTİRAKLER HALKA AÇILIYOR;

Ziraat Bankası Genel Müdürü Osman Tunaboylu, bankanın iştiraklerinin özelleştirilmesinin gündemde olduğunu söyledi. Tunaboylu, işe Başak Sigorta`yla başlayarak iştiraklerin yavaş yavaş halka açacaklarını ifade etti. Önümüzdeki 2 - 3 ay içinde Başak Sigorta`yı gerçekleştirmek üzere bir program yaptıklarını belirten Tunaboylu, Başak Sigorta`da izin aşamasındayız. Yüzde 15 veya yüzde 20`sini halka açacağız. İştiraklerimizin en fazla yüzde 20`ye kadar kısmını halka açacağız. Şirketlerin sermayesini artırırken, rüçhan haklarımızı kullanmayacağız ve halka satış yapacağız. Bunu azami sermayenin yüzde 20`si ile sınırlı tutuyoruz. Bu bir defa şirketin mevcut olan artı değerinin bilançosuna yansımasını sağlayacak. Birkaç yıl içerisinde bütün iştiraklerimizde bu süreci tamamlamayı planlıyoruz dedi.


YURTDIŞINDA YENİ YAPILANMA;

Ziraat Bankası`nın yurtdışındaki bankaları ve şubelerinde yeni bir örgütlenmeye gidildiğini belirten Tunaboylu, Ziraat International A. G. ile ilgili bütün hukuki altyapı işlemlerinin bitirildiğini söyledi. Tunaboylu, Ziraat International bu yıl sonuna kadar hukuki şahsiyet kazanacak. Ziraat Bankası`nın, önce Almanya`daki şubeleri bu banka çatısı altında ayrı bir banka olarak örgütlenecektir. 2001 yılının ilk yarısında da Deutche - Türkische Bank ile bir atılım yapacağız. Böylece Avrupa`daki en büyük ölçekli Türk bankası oluşacak ve orada Hollanda`da ve Belçika`daki temsilciliğimiz şube haline getirilecek. Zamanla AB`nin doğuya doğru genişlemesine parelel olarak genişleyeceğiz. Böyle bir bankanın kurulmasının en büyük avantajı, AB içinde serbestçe örgütlenebilen, şubeleşebilen bir banka olması. Sonra da bu bankayı öncelikle yurtdışında çalışan vatandaşlarımıza olmak üzere özelleştirmeyi amaçlıyoruz dedi. (FİNANSAL FORUM)