Şeker Rejimi De Liberalleşiyor

* Sanayi Bakanlığı tarafından hazırlanıp TBMM`ye sunulan Şeker Kanunu tasarısı ile şeker fabrikalarının pazar payları kotaya bağlanıyor. Sektör iç piyasada rekabete açık hale getiriliyor.

Türkiye Şeker Fabrikaları`nın özelleştirilmesi konusunda IMF`ye söz veren hükümet, özelleştirmeye uygun bir hukuki altyapı oluşturmak amacıyla elektrik sektörüne benzer bir şekilde şeker rejimini de liberal hale getiren bir yasa tasarısını TBMM`ye sundu.

Tasarıyla şeker sektörü için de bir düzenleyici kurul oluşturuluyor.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Bakanlar Kurulu tarafından TBMM`ye sunulan Şeker Kanunu Tasarısı ile şeker fabrikalarının pazar payları kotaya bağlanıyor. Sektör iç piyasada rekabete açık hale getiriliyor. Şekerpancarı ve şekerdeki tek fiyat uygulaması ile şeker fabrikası kurulmasına yönelik kısıtlamalar kaldırılıyor.

Tasarıyla şeker rejimi ile ilgili uygulamaları denetlemek ve düzenlemek amacıyla bir Şeker Kurumu oluşturuluyor. Kurumun karar organı olarak da sekiz üyeli bir Şeker Kurulu oluşturuluyor.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarı`nın başkanlığını yapacağı kurulda Tarım Bakanlığı, Dış Ticaret Müsteşarlığı, pancar kooperatifleri üst birliği ve TOBB` den birer üye yer alacak. Kurula, sermayesi en fazla olan şeker fabrikası bir üye verecek. Ayrıca diğer şeker fabrikalarını temsilen de birer üye kurulda görev yapacak.

Tasarı aynen yasalaşırsa, şeker üretimi ve arzında istikrarı sağlamak amacıyla pazarlanacak şeker miktarı her yıl sakaroz kökenli ve diğer şekerler için ayrı ayrı olmak üzere şeker kategorilerine göre gerektiğinde dönemsel kotalar halinde saptanacak.

Kotaları Şeker Kurulu saptayacak

``A kotası`` ile yurtiçi talebe göre üretilen ve pazarlama yılı içerisinde iç pazara verilebilen şeker miktarı, ``B kotası`` ile güvenlik payı olarak bulundurulması gereken şeker miktarı belirlenecek.

Sektördeki şirketlerin A ve B kotaları her yıl 30 Haziran`a kadar Şeker Kurulu tarafından tespit edilecek. Yeni şeker fabrikası kurulması ve mevcut fabrikaların kapasitelerinin arttırılabilmesi, ancak kota alınmasıyla mümkün olabilecek.

Şirketler, haklı bir neden olmadıkça iki yıl üst üste kendi kotalarının yüzde 90`ının altında arz sağlarlarsa kota ile arz arasındaki fark kadar kota hakkını kaybedecekler. (CUMHURİYET)