‹ Önceki Haber
Dovız: Durgunluk Surecek.
Sonraki Haber ›
Pastavilla 1998 Bilancosunda Degisiklik Yapti.
1998`de 100 Trilyon Ciro Bekleyen Beko 99 Hedefini 171trilyon Olarak Belirledi.
Gecen sene (1998) sonu itibariyla 100 trilyona yakin bir ciro elde etmeyi dusunduklerini belirten Beko Elektronik Genel Muduru Aydin Cubukcu 99 yilinda ise ciro hedeflerinin 171 trilyon lira oldugunu soyledi. Cubukcu sirkete yonelik olarak Dunya Gazetesi`nin cesitli sorularini cevaplandirarak su bilgileri verdi:
98`de 1 milyon 565 bin adet uretim gerceklestirdik. 99`da bunu 1 milyon 800 bin adet olarak planliyoruz. Dokuz aylik donemde kisa vadeli finansal borclarimizin yuksek oldugu elestirilerini kabul etmiyorum. Cunku bu kalemdeki artisa karsilik kisa vadeli finansal alacaklarimiza da bakmamniz lazim. Bizim gibi kulandigi girdilerin yuzde 60`i ithal malzeme olan bir sektore calisan firmalarin bu kaleminin yuksek olmasi kacinilmaz. 98 yili toplam ithalatimiz 230 milyon dolar. Ihracatimiz da 186 milyon dolar. 199 yilinda ise 250 milyon dolar ithalat, 205 milyon dolar da ihracat olarak programladik. Evet 1997-1998 donemine yonelik dokuz aylik kar rakamimizda cok ciddi bir artis yok. Cunku ihracatin karliligi ic piyasa nazaran oldukca dusuk. Ic piyasada bandrol ucreti, KDV ve diger rakip firmalar olmak uzere fiyatlandirmayi beli bir aralikta tutuyoruz. Rakip firma sayisi ise oldukca az. Bunun yani sira Beko ve Arcelik digerlerine nazaran daha oturmus bir isim. Bu da bizim daha fazla talep gormemize neden oluyor. Oysa yurt disinda birden fazla firma ile rekabet ediyorsunuz. Ve o pazarin fiyatlari o pazardaki firmalarin kar marjlari ile ayni uygulamayi yapmak durumunda kaliyorsunuz. Dolayisiyla ihracat arttikca sirketin karliligi belirli bir seviyede kalir, yukselmesini saglamaz. Kapasite kullanim oranimiz 98`de yuzde 83.5 idi. 99`da yuzde 91 olmasi planlaniyor. Arcelik ve Beko markalarimizin gerek urun ozellikleri, gerek sayginligi acisindan promasyona artik uygun olmadigini dusunduk. 99 yilinda da promasyon konusunda bir projemiz yok. Zaten boyle bir talepte yok. Ic piyasada 99 yilinin secimler, enflasyonun bir miktar dusmesi gibi kendine ozgun sartlari dolayisiyla toplam talepte bir gerileme bekliyoruz. Ancak bu yalniz kahverengi esya degil herturlu talep icin gecerli. Bu konuda da bizim alabilecegimiz onlemler herkesin onlemlerinden farkli degil. Bu kapsamda ihracat onemli tabii. 1999 yilinda her uc aylik donem sonunda odenecek yuzde 25 oranindaki pesin vergi yil sonunda verilecek vergilerin bolunmus halidir. Bunun sirketimize buyuk bir etki yapacagini zannetmiyorum. Piyasada sektore yonelik olarak konusulan yeni pazarlar olusturulmadigi taktirde stoklarin artacagina yonelik spekulasyonlar yanlis bilgilerden kaynaklanmakta. Cunku bizim sektorumuzde talep gelmeden uretim yapilmaz. Gelen talebe yonelik yapilan uretimde bayiye gidene kadar stok adi altinda degerlendirilir. Ama bu uretimin kesinlikle sahibi vardir. Gecen sene 19 milyon dolarlik yatirim yaptik. Bunun yaklasik 15 milyon dolari ozkaynaklarla gerceklesti. Bu yatirimlar daha ziyade yeni modellere ve yeni teknolojilere yonelik. 1999 yili yatirim programimiz yaklasik 10 milyon dolar. Yatirimlardaki dususun sebebi 99 yilinin Turkiye`de genelde iyi gecmeyecegi ancak yilin ikinci yarisinda canlanacaginin dusunulmesinden dolayidir. Bu yatirimin icerigi daha ziyade Arge ve yeni urun teknolojilerine yoneliktir. Bu seneki yatirimin tamamini kendi ozkaynaklarimizdan karsilaniyor.
Yurt ici pazarin yurtdisi kadar hizli gelismedigini kaydeden Cubukcu, `Turkiye`de 14 milyon hane var. Her hanede de bir televizyon oldugunu dusunuyoruz. Dolayisiyla Turkiye de yeni talep sadece yeni acilan hanelerden kaynaklaniyor. Cok az bir talepte yeni modellerden geliyor. 500 bin yeni hane acildigini 14 milyon hanenin de eskiyip degistirme geregi hissettigini dusundugunuzde yilda ortalama 1.5 milyon talep icin ic piyasada alti tanede uretici var. bu pastadan bize 500 bin televizyon dusuyor. Ve bu 500 bin televizyon ile herhangi bir fabrikanin uzun sure ayakta kalmasi mumkun degil. Bu nedenle piyasadaki buyuk uc ureticiyle birlikte biz de ihracata onem vermeye basladik` dedi. Cubukcu sozlerine soyle devam etti `1998 yili ihracat ededimiz 1.003.541 adet. Bu da 51 ulke arasinda dagiliyor. 300 bin adet ile basi Almanya cekiyor. Bunu Ingiltere, Fransa, Ispanya ve diger Bati Avrupa ulkeleri izliyor. Gecen sene 186 milyon dolar da ihracat geliri elde edildi. Bu sene ihracat hedefimizi ise 1 milyon 300 bin adet ve 205 milyon dolar olarak belirledik. 99`da Amerika ve NTSC (Amerikan yayin sistemi9 kullanan ulkelere yonelik yayin yapan yeni pazarlara yonelmeyi planliyouz. bu sisteme yonelik calismalarimiz 99 yilinin ikinci yarisinda devreye girer. Bu ulkeleri ABD, Kuzey ve guney Amerika ulkeleri olarak tanimlayabiliriz. Bu tabi yilin ikinci yarisinda devreye girecegi icin cok yuksek bir ilave adet getirecegini dusunmuyoruz. Bu projenin getirilerini 2000 ve ilerisi gibi daha uzun vadeli dusunmekte fayda var. (DUNYA)
98`de 1 milyon 565 bin adet uretim gerceklestirdik. 99`da bunu 1 milyon 800 bin adet olarak planliyoruz. Dokuz aylik donemde kisa vadeli finansal borclarimizin yuksek oldugu elestirilerini kabul etmiyorum. Cunku bu kalemdeki artisa karsilik kisa vadeli finansal alacaklarimiza da bakmamniz lazim. Bizim gibi kulandigi girdilerin yuzde 60`i ithal malzeme olan bir sektore calisan firmalarin bu kaleminin yuksek olmasi kacinilmaz. 98 yili toplam ithalatimiz 230 milyon dolar. Ihracatimiz da 186 milyon dolar. 199 yilinda ise 250 milyon dolar ithalat, 205 milyon dolar da ihracat olarak programladik. Evet 1997-1998 donemine yonelik dokuz aylik kar rakamimizda cok ciddi bir artis yok. Cunku ihracatin karliligi ic piyasa nazaran oldukca dusuk. Ic piyasada bandrol ucreti, KDV ve diger rakip firmalar olmak uzere fiyatlandirmayi beli bir aralikta tutuyoruz. Rakip firma sayisi ise oldukca az. Bunun yani sira Beko ve Arcelik digerlerine nazaran daha oturmus bir isim. Bu da bizim daha fazla talep gormemize neden oluyor. Oysa yurt disinda birden fazla firma ile rekabet ediyorsunuz. Ve o pazarin fiyatlari o pazardaki firmalarin kar marjlari ile ayni uygulamayi yapmak durumunda kaliyorsunuz. Dolayisiyla ihracat arttikca sirketin karliligi belirli bir seviyede kalir, yukselmesini saglamaz. Kapasite kullanim oranimiz 98`de yuzde 83.5 idi. 99`da yuzde 91 olmasi planlaniyor. Arcelik ve Beko markalarimizin gerek urun ozellikleri, gerek sayginligi acisindan promasyona artik uygun olmadigini dusunduk. 99 yilinda da promasyon konusunda bir projemiz yok. Zaten boyle bir talepte yok. Ic piyasada 99 yilinin secimler, enflasyonun bir miktar dusmesi gibi kendine ozgun sartlari dolayisiyla toplam talepte bir gerileme bekliyoruz. Ancak bu yalniz kahverengi esya degil herturlu talep icin gecerli. Bu konuda da bizim alabilecegimiz onlemler herkesin onlemlerinden farkli degil. Bu kapsamda ihracat onemli tabii. 1999 yilinda her uc aylik donem sonunda odenecek yuzde 25 oranindaki pesin vergi yil sonunda verilecek vergilerin bolunmus halidir. Bunun sirketimize buyuk bir etki yapacagini zannetmiyorum. Piyasada sektore yonelik olarak konusulan yeni pazarlar olusturulmadigi taktirde stoklarin artacagina yonelik spekulasyonlar yanlis bilgilerden kaynaklanmakta. Cunku bizim sektorumuzde talep gelmeden uretim yapilmaz. Gelen talebe yonelik yapilan uretimde bayiye gidene kadar stok adi altinda degerlendirilir. Ama bu uretimin kesinlikle sahibi vardir. Gecen sene 19 milyon dolarlik yatirim yaptik. Bunun yaklasik 15 milyon dolari ozkaynaklarla gerceklesti. Bu yatirimlar daha ziyade yeni modellere ve yeni teknolojilere yonelik. 1999 yili yatirim programimiz yaklasik 10 milyon dolar. Yatirimlardaki dususun sebebi 99 yilinin Turkiye`de genelde iyi gecmeyecegi ancak yilin ikinci yarisinda canlanacaginin dusunulmesinden dolayidir. Bu yatirimin icerigi daha ziyade Arge ve yeni urun teknolojilerine yoneliktir. Bu seneki yatirimin tamamini kendi ozkaynaklarimizdan karsilaniyor.
Yurt ici pazarin yurtdisi kadar hizli gelismedigini kaydeden Cubukcu, `Turkiye`de 14 milyon hane var. Her hanede de bir televizyon oldugunu dusunuyoruz. Dolayisiyla Turkiye de yeni talep sadece yeni acilan hanelerden kaynaklaniyor. Cok az bir talepte yeni modellerden geliyor. 500 bin yeni hane acildigini 14 milyon hanenin de eskiyip degistirme geregi hissettigini dusundugunuzde yilda ortalama 1.5 milyon talep icin ic piyasada alti tanede uretici var. bu pastadan bize 500 bin televizyon dusuyor. Ve bu 500 bin televizyon ile herhangi bir fabrikanin uzun sure ayakta kalmasi mumkun degil. Bu nedenle piyasadaki buyuk uc ureticiyle birlikte biz de ihracata onem vermeye basladik` dedi. Cubukcu sozlerine soyle devam etti `1998 yili ihracat ededimiz 1.003.541 adet. Bu da 51 ulke arasinda dagiliyor. 300 bin adet ile basi Almanya cekiyor. Bunu Ingiltere, Fransa, Ispanya ve diger Bati Avrupa ulkeleri izliyor. Gecen sene 186 milyon dolar da ihracat geliri elde edildi. Bu sene ihracat hedefimizi ise 1 milyon 300 bin adet ve 205 milyon dolar olarak belirledik. 99`da Amerika ve NTSC (Amerikan yayin sistemi9 kullanan ulkelere yonelik yayin yapan yeni pazarlara yonelmeyi planliyouz. bu sisteme yonelik calismalarimiz 99 yilinin ikinci yarisinda devreye girer. Bu ulkeleri ABD, Kuzey ve guney Amerika ulkeleri olarak tanimlayabiliriz. Bu tabi yilin ikinci yarisinda devreye girecegi icin cok yuksek bir ilave adet getirecegini dusunmuyoruz. Bu projenin getirilerini 2000 ve ilerisi gibi daha uzun vadeli dusunmekte fayda var. (DUNYA)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu
