Derviş`in borç sevinci

Uygulanan ekonomik program ile borçların milli gelire oranının yüzde 94`ten yüzde 85`e indiğini söyleyen Devlet Bakanı Kemal Derviş, ‘‘Bu iyi haber’’ dedi. Derviş, bu oranın Avrupa Birliği ortalaması olan yüzde 60`lara üç-dört yıl sonra gelebileceğini kaydetti.

Devlet Bakanı Kemal Derviş, Türkiye`nin büyümesinin önündeki en önemli engelin, borç yükü olduğunu belirterek, borç-milli gelir oranının yüzde 94`lerden ancak yüzde 85`lere indirildiğini belirtti. Bunun iyi bir haber olduğunu söyleyen Derviş, bu oranın Avrupa Birliği ortalaması olan yüzde 60`lara üç-dört yıl sonra gelebileceğini kaydetti.

Aracı Kuruluşlar Birliği tarafından düzenlenen ‘‘Sermaye Piyasasının Geliştirilmesinde Vergi Politikaları`nın rolü’’ panelinde konuşan Kemal Derviş, sermaye piyasalarının kaynakların birikebilmesi açısından çok önemli olduğunu anlattı.

Türkiye`de devletin 80`li yılların sonunda sermaye piyasasını keşfettiğini ama keşfetmekle birlikte sermaye piyasasında toplanan kaynağın yüzde 90-95`ini kendisine yönelttiğini hatırlatan Derviş, sözlerine şöyle devam etti:

‘‘Türkiye`de gelir-gider farkı, aşağı yukarı 10-15 yıldır sermaye piyasası sayesinde kapanıyor ve giderek artan bir borç yükü oluşmuş bulunuyor. Bu aslında 80`li yılların sonunda başları, 90`lı yıllarda hız kazandı ve borç, milli gelir oranı 90`ların başında yüzde 25 civarındayken, 2001 yılında yüzde 90 gibi çok yüksek bir yere ulaştı. Devlet bu borcunu döndürmek zorunda. Döndürdükçe de yüksek faiz ödemek mecburiyetinde. Dolayısıyla vatandaşın tasarrufu, bu yüksek faizle çöküyor ve özel sektöre, yatırıma, istihdam ve üretim oluşturacak faaliyetlere yeterli ölçüde tasarruf sağlanamıyor.’’

EN BÜYÜK ENGEL BORÇ

Türkiye`nin hızlı büyümesinin önündeki en önemli engelin bu borç yükü olduğunu söyleyen Derviş, bunu çok kısa sürede aşağı indirmenin mümkün olmadığını da vurguladı. ‘‘Bunu ancak adım adım aşağı indirmemiz yazım’’ diyen Derviş, borç yükünün 2001`in üçüncü çeyreğinde yüzde 94 ile doruk noktasına ulaştığını hatırlattı.

Bu rakamın, 2002`nin ilk çeyreğinde yüzde 85`lere yaklaştığını belirten Derviş, ‘‘Bunu iyi bir haber olarak değerlendirebiliriz. Borç, milli gelir oranındaki iniş nihayet başladı ve sağlıklı olarak başladı’’ diye konuştu. Derviş, ‘‘Bankacılık sisteminin içindeki gizli borçları da hesaba kattığımızda iniş başladı. Kamu bankaları şu anda kára geçti. Özel bankalar büyük ölçüde güçlendi. Bundan sonra borç, milli gelir oranını her yıl düşürmek mümkün ve gerekli’’ dedi.

Programın, öngördüğü şekilde borç-milli gelir oranının her yıl yüzde 10`a yakın oranda düşmesi gerektiğini söyleyen Derviş, ‘‘Gelecek yıl yüzde 78`lere, ondan sonra yüzde 70`lere ondan sonra da yüzde 60`lara düşmesi lazım. Avrupa Birliği`nde kabul edilen oran yüzde 60 civarıdır. Biz de üç, dört yıl içinde yüzde 60`a ulaşmamız ve hatta daha da altına inmemiz zorunludur, mümkündür’’ diye konuştu.