Hyundai`ye ayrıcalık yok

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Hyundai yatırımına ilişkin mevcut şartlar içinde ellerinden geleni yapacaklarını belirtirken, ayrıcalıklardan yana olmadığını vurguladı. Unakıtan, Hyundai`nin yatırımını Çek Cumhuriyeti`ne kaydırma yönünde eğilimine işaret edilerek, Türkiye`nin `artı bir avantaj` sağlayıp sağlayamayacağı sorusuna, Türkiye`nin bu konuda aldığı kararların belli olduğunu vurgulayarak, Mevcut şartlarda imkânlarımız ne el veriyorsa onu yaparız ama ayrıcalıklardan yana değilim yanıtını verdi. Türkiye için yatırımın büyük önem taşıdığını vurgulayan Unakıtan, Biz yerli, yabancı tüm yatırımcılara önem veriyoruz. Biz her türlü yatırımcıyı, Türkiye`de yatırım yapmalarından dolayı memnuniyetle karşılarız, elimizden geleni yaparız ancak mevcut mevzuatımız dahilinde ve herkese eşit olarak davranmak mecburiyetindeyiz. Türkiye`nin güvenilirliği de buna bağlıdır diye konuştu. Türk-İş`ten destek Türk-İş Başkanı Salih Kılıç da, Hyundai`nin Türkiye`de fabrika kurması için hükümetin elinden geleni yapması gerektiğini belirtti. Kılıç, Hyundai`nin yatırım yapması halinde fabrikada 3 bin, yan sanayi ile birlikte 20 bin kişinin iş sahibi olacağını kaydetti. Yatırım için İstanbul-Sakarya-Bursa üçgeninde mutlaka yer bulunması gerektiğini kaydeden Kılıç, Hyundai`nin yatırım yapması halinde 500 bin aracın daha Türkiye`de üretilerek yurtdışına ihraç edileceğini dile getirdi. Kılıç, geçen yıl 11.5 milyar dolarlık otomobil ithal edildiğini, bunun da metal, tekstil, kauçuk gibi işkollarında işsizliğe neden olduğunu söyledi. Kılıç, Hyundai için hükümet elinden geleni yapmalı dedi. `Maliye, hiç kişiye özel yasa çıkarmadı` Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer`in TÜSİAD toplantısında kayıt dışından söz etmesinin kendisini memnun ettiğini belirterek, Kayıt dışı devlet politikası haline gelmedi dedi. Unakıtan, Sezer`in af yapılmaması ve kişiye özel yasa çıkarılmaması istemine de Aftan yana değilim, elimden gelse Anayasa`ya bile koyarım ama Maliye hiçbir zaman şahsa bağlı yasa çıkarmamıştır yanıtını verdi. Unakıtan, Atatürk döneminde yoksulluk içinde verilen Kurtuluş Savaşı sırasında bile bütçenin açık vermediğine övgüde bulunurken, Sonradan bozmuşuz turşuyu dedi. Ankara Yüksek Ticaret mezunu olan Unakıtan, dün okulunun İstanbul mezunlarının kurduğu derneğin düzenlediği `kayıt dışılığın ekonomimize ve sosyal yaşantımıza etkileri ve çözüm önerileri`nin ele alındığı panele katıldı. Panelde konuşan Türk-İş Başkanı Salih kılıç, kayıt dışılığın risk ve tehlike boyutu aldığına dikkati çekerek, bu durumun sendikal örgütlenmenin de önündeki en büyük engellerden biri olduğunu söyledi. Kılıç, Unakıtan`a, Sayın bakanın radarına hep işçiler takılmasın, kayıt dışı olanlar takılsın esprisini yaptı. Atatürk`e övgü Unakıtan, mali disiplinin en iyi olduğu dönemin Atatürk dönemi olduğuna işaret ederek, Yoksuluk içinde verilen Kurtuluş Savaşı veren millet, bütçesine sahip çıkmış, açık vermemiş, sonradan bozulmuş. Bozduk turşuyu... dedi. Türk milletinin alnının açık, başının dik olması ve saygın uluslar arasında yerini alması gerektiğini vurgulayan Unakıtan, herkesin üzerine düşen görevi yapmasını istedi. Kimin üzerine ne düşüyor diyen Unakıtan, Bir küçük fiş almak o kadar. Ahım şahım kavgaya, mücadeleye gerek yok diye konuştu. Kayıt dışı olanları en iyi halkın bildiğine dikkati çeken Unakıtan, vatandaşların görevlerinin bunları devlete bildirmek olduğunu söyledi. Unakıtan, Bunu yapana `ihbarcı` demezler mi deniyor. İhbarcı mı hayır, onunla alakası yok. Vatandaşlık görevi diye konuştu. Taslağa son rötuşlar yapılıyor Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan ve Maliye`nin son rötuşları yaptığı kurumlar vergisi yasa taslağı, mükelleflerin `eşit` koşullarda vergilendirilmesi üzerine kuruldu. Kurumlar vergisi oranı yüzde 30`dan yüzde 20`ye çekilecek. Tasarının olgunlaştırılması sırasında yüksek miktardaki yatırımlar için ek vergi avantajı getirilmesi Vergi Konseyi tarafından da önerilmiş ama IMF`nin de üzerinde durduğu `eşitlik ilkesi` çerçevesinde tek ve genel bir oran tercih edilmişti. Yasanın mükellef bazında farklı vergilemeye neden olan istisna ve muafiyetlerden arındırılması ilkesi çerçevesinde yatırım indirimine de 2006 başından itibaren son verilmesi öngörülüyor. Hükümet, bu tercihini, `Yatırım indirimi gereksiz yatırımlara, makine-ekipman ithalatına sebebiyet veriyor, cari açığa da olumsuz etki yapıyor` gerekçesine dayandırmıştı. İndirimden yararlanan mükellef sayısının 9-10 bin gibi küçük kesimi kapsadığı vurgulanmıştı. Taslakta, yatırım indiriminden yararlanan mükelleflerin kazanılmış haklarının korunması ile ilgili düzenlemeye de yer veriliyor. Ancak Maliye, bu kazanılmış hakkın kurumlar vergisinin yüzde 30 olarak uygulandığı dönemde olduğundan hareketle, yüzde 20`lik yeni orandan yararlanmak isteyenlerin yatırım indiriminden yararlanamayacağına ilişkin ikincil düzenlemeye de hazırlanıyor. Böyle bir düzenlemenin ise mükellef lehine yargıdan döneceği yorumları yapılıyor.