`O kesim, bu kesim ayrımı doğru değil`
Ülker ve Boydak Aileleri`nin sahibi olduğu Family Finans ve Anadolu Finans`ın birleşmesinden oluşan Türkiye Finans Katılım Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Boydak, bankacılık sektöründe `o kesim bu kesim ayrımının olmayacağını` söyledi. Şimdi artık bankacılıkta sizin kesim bizim kesim yok. Türkiye`de bankacılık hizmeti alan herkes bizim hedef müşteri adayımızdır. Bunu bilmemiz lazım diyen Boydak şöyle konuştu: Dolayısıyla burada sadece bir kesime hizmet veren bir yapı yok. Diğer bankalarımızda da aynı şekilde. Hedefimiz tamamen bankacılık pastasından pay almak. Elbette ki diğer kuruluşlarımızın da Türkiye`de benzer usüllerde yurtdışından özellikle fon toplama anlamında faaliyetleri olabilir. Bizim hedefimiz sadece katılım bankacılığı sektöründen pay almak değil, biz tüm bankacılık sektöründen pay almak istiyoruz. `Sistem kâra bağlı` Faizsiz bankacılık prensibi ile kâr payı ile kaynak toplayan katılım bankaları içinde en büyük aktif büyüklüğe sahip olan Türkiye Finans`ın Yönetim Kurulu Başkanı Boydak, katılım bankalarının bireysel bankacılıkta kredi kartından konut ve taşıt kredisine kadar `faiz sistemi` ile piyasaya sunulan ürünlerin verilmesini `kâr payı sistemi ile açıkladı. Konunun çok teknik olduğunu, uzmanların daha ayrıntılı bilgi verebileceklerini belirten Boydak, sorularımızı şöyle yanıtladı: Mevduat toplarken faiz vermiyorsunuz, ancak faiz sistemi ile işleyen kredi kartı, konut kredisi gibi alanlarda bankalar ile rekabet edeceğinizi söylüyorsunuz. Bu faizsiz bankacılık sistemine aykırı bir düşünce değil mi? Olaya iktisadi açıdan yaklaşırsak şöyle oluyor, neticede karşımızda bir para sahibi kişi veya kurum var. Şimdi bu kaynak bir şekilde değerlendirilecek, ticari bankacılıkta veya katılım bankacılığı sektöründe. Burada baktığımız zaman, para sahibi kişi veya kurumları belirleyici tek unsur baktığı diğerler değil. Artık insanlarımız için getiri çok önemli. Bugün herkes, her yatırımcı kaynağını daha uygun ve optimal şartlarda değerlendirmek istiyor. Bir bankacılık kesimindeki getirinin diğer bankacılık kesimindekinden farklı olabileceği durumlar zaman zaman karşımıza çıkabiliyor. Yoksa biz sadece ilkelerimizden taviz verelim, diğer türlü bankacılık hizmeti yapalım...Burada bir yanlış anlaşılmama olmaması lazım. Faiz mi, kâr payı mı? Kredi kartı kullanıcısı ile ilişkisinizi hangi bankacılık sistemi ile açıklayabilirsiniz? Aynı şekilde yine faizsiz bankacılık kapsamında. Gayet basit, temel olarak bir defa bizim bankacılık sisteminde size bir farkı söyleyeyim; başlanğıçtaki kâr oranı ne ise o bir defa borç bitene kadar devam ediyor. Mesela bir ekonomik kriz oldu, bunları yaşadık, bu bankacılık sisteminde `Kredileri geri çağır` diye bir şey yok. Ayrıca kâr payı oranlarında bir değişim olmuyor. `İki kart türü var` Kredi kartını verirken faizi nasıl belirliyorsunuz? Kredi kartını verirken, taksitli mi olacak, yoksa normal ekstre zamanında ödenecek mi, iki ayrı kredi kartı tanzim ediliyor. Taksitli kredi kartlarında aynen bankacılık sisteminde olduğu gibi taksitlendirme sistemi var. Bunu başından belirtiyorsunuz. Diğer türlü kartta da ekstre döneminde ödeme yapılıyor. Taksitli kredi kartlarında belli bir kâr payı oranı üzerinden taksitlendirme yapılıyor. `Başka birleşme beklemiyorum` Yeni Bankalar Kanunu`nda yapılan değişiklikle katılım bankası statüsü kazanan özel finans kurumları arasında başka birleşmeler olmasını beklemediğini söyleyen Mustafa Boydak, görüşlerini şöyle iletti: Yeni birleşmeler olacağı konusunda bir öngörüm yok. Birleşme konularında şuna bakmak gerekiyor. Tabii bir çok bankanın dışardan yabancı ortaklık kurmalarını izliyoruz. Buradaki en önemli husaslardan biri; bünyelerin birbirine uymasıdır. Ortak önemli Ortaklıklarda yapıların birbirine uyması gerekiyor ki işler daha kolay yürüsün. Bir de tabii hissedar çoğunluğunun yapısı çok önemli. Hakim hissedarlık yapısında olan şirketler daha kolay birleşebiliyorlar. Çünkü burada neticede bir otorite tarafından karar veriliyor. Çok ortaklı şirketlerde bu tür birleşmeler hızlı olmayabilir.